Yanıt

Nikola Tesla bugüne kadar yaşamış en önemli bilim adamlarından biri, kimilerine göre en önemlisi. Bir çok kişinin hayran olduğu Tesla, bilim adamlarının yanı sıra girişimcilerin de yıllarca esin kaynağı oldu. Tesla’dan ilham alınarak kurulmuş en değerli şirket olan Tesla Motors, geçtiğimiz hafta tesla.com domainini Stuart Grossman’dan satın aldı. O da sıkı bir Tesla hayranıydı. Domaini 1992’de kaydetmiş ve 24 yıl boyunca gelen teklifleri kabul etmemişti. Tesla Motors, tahminimce bu domain için 5 ila 15 milyon dolar arası bir rakam ödedi.

Grossman, satış sonrası yaptığı açıklamada satma nedeni olarak, böyle kaliteli bir isme sahip olmanın getirdiği yükten de bahsediyordu. Sıkça gelen ama pek de ciddi olmayan domaini satın alma, ödünç alma veya kullanma tekliflerinden bunalmış olması satma nedenlerinden biriydi. Bu teklif verenlerden bazılarının mektup gönderdiğini, bazılarının evini arayarak rahatsız ettiğini ve hatta bir kişinin işi abartarak evine kadar geldiğini söylüyordu.

Kendi deneyimlerimden yola çıkarak, eski sahibinin tesla.com için en az 20,000 teklif aldığını söyleyebilirim. Bunların çok büyük bölümünün $10 ila $100,000 arasında teklifler olduğunu da söyleyebilirim. Tahmini satış fiyatını düşününce bu rakamların ne kadar gülünç olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Bu teklif sahiplerinin hepsinin ciddi olduğunu, kendinin gerçek alıcı olduğunu düşündüğünü de tahmin edebiliyorum.

Bu tekliflerin çok büyük bir bölümünün zorunlu olarak yanıtsız bırakıldığına eminim. Yanıt alamayanların, aldığı yanıtı beğenmeyenlerin ya da aldığı yanıta inanamayanların tekrar tekrar yazdığına da eminim. Aynı kişilerin farklı hesaplar veya kişiler üzerinden teklif verdiğine de eminim. Bunların kişi üzerinde çok büyük bir iş yükü oluşturduğuna da eminim. Bu kadar kesin konuşuyorum, çünkü benzer bir durumu yıllardır yaşıyoruz.

En sık yapılan hatalardan biri, yanıt alamadığı için satın alamadığını sanmaktır. Oysa genelde tam tersi geçerlidir. Çoğunluk, satın alamayacağı için yanıt alamaz. Yine deneyimlerime göre söyleyebilirim ki, tekliflerin sadece %5’i potansiyel alıcılardan gelmektedir. Fakat geri kalan %95 de çok iyi bir teklif verdiğini, kendinin ciddi ya da gerçek alıcı olduğunu düşünür. Bunun iki temel nedeni vardır. Birincisi ikincil piyasadan habersizdir, ikincisi hepimiz zekamızı abartmayı severiz. Alıcıların çoğu teklif verirken, o domaine daha önce başkalarından defalarca teklif geldiğini düşünmez. O güne kadarki en düşük tekliflerden birini verip, bundan daha yüksek veren çıkmaz diyenleri gördüm. Hatta, bazıları kendisinden başkasının o domaini istemeyeceğine inanır. Oysa bir ismin bazen yüzlerce, bazen binlerce, bazen ise onbinlerce talibi olabiliyor.

Tesla.com kadar değerli bir domain herkese nasip olmaz, fakat portföyünde kaliteli binlerce domain olan kişiler,  benzer tekliflerle her gün boğuşuyor. Bu yüzden kaliteli isimlere gelen tekliflerin çok büyük bir bölümünün yanıtsız bırakılmak zorunda kaldığını söyleyebilirim. Portföy sahiplerinin çoğu, anlamsız teklifleri elemek, potansiyel alıcıya ise daha iyi hizmet verme derdinde. Bunun için kimi satış elemanları çalıştırıyor, kimi teklifleri aracılara yönlendiriyor, kimi ise teklif vermek isteyenlerden ufak bir ücret alma yoluna gidiyor.

Yukarıda belirttiğim nedenlerden dolayı, yanıt almamayı kişisel algılamanız hata olur. Portföy sahiplerinin çoğu pazarlık oyunlarına alışmış, akıllıca gözüken ama işe yaramayan taktiklere karşı duyarsızlaşmış durumdadır. Pazarlık standartlarını zamanla oluşturmuşlardır.  Eğer gerçekten satın almak istiyorsanız, pazarlık payınızı düşük tutun. Bütçenizin %10’unu teklif edip, sonrasında pazarlık yapabileceğinizi hayal etmeyin. Öyle amatörce davranırsanız, yanıt alamadığı için satın alamayan azınlıktan olursunuz. Satış fiyatı ile bütçeniz arasında çok büyük bir uçurum varsa, boşuna ısrarcı olmayın. Onun yerine bütçeniz ileride yükseldiğinde, tekrar satın almaya çalışın. Böylelikle hem kendinizin, hem karşı tarafın değerli zamanını boşa harcamamış olursunuz. Daha da önemlisi, hayalini kurduğunuz domaini satın alma şansını artırmış olursunuz.